Hidrojenhaber – Hidrojen üretmek için elektrolizörler imal eden Norveçli şirket Hystar, sektörün büyümesinin bir işareti olarak ülkede dünyanın en büyük fabrikalarından biri olacak bir tesis kurmaya hazırlanıyor. Hystar, Oslo yakınlarındaki Høvik’teki tesisini bugünkü 50 MW’tan yıllık 4 GW kapasiteye çıkarmayı planlıyor.
Ekonomi gazetesi Financial Times’ta yer alan habere göre Norveçli şirket ayrıca, ‘Enflasyon Azaltma Yasası’nda hidrojen gelişimine sunulan desteğin teşvikiyle ABD’de yeni ve büyük bir fabrika kurma konusunda da görüşmelerde bulunuyor.
Hükümetlerin belirlediği hedefler ile mevcut üretim kapasitesi arasında “çok büyük bir fark” olduğuna dikkat çeken Hystar’ın CEO’su Fredrik Mowill, “Kapasite artışı ölçeğimizi yükseltmemizi sağlayacak” dedi.
Otomatik üretim hattına sahip olacak yeni fabrikanın 2026 yılında tam kapasiteyle faaliyete geçmesi bekleniyor.
Şirket, Ocak ayında Mitsubishi ve Nippon Steel Trading gibi uluslararası destekçilerden projeleri için 26 milyon dolar kaynak sözü aldı. Mowill, “Hem ABD hem de Kanada, sektörümüze çok ihtiyaç duyulan kesinlik ve mali desteği sağlama konusundaki kararlılığını gösteren cazip teşviklere sahip” dedi.
Hystar, elektrik kaynağındaki değişikliklere daha kolay yanıt verebildikleri için rüzgar ve güneş enerjisi gibi aralıklı elektrik kaynaklarıyla kullanıma çok uygun olduğu düşünülen proton değişim membranlı elektrolizörler üretiyor.
HEDEFLER İLE ÜRETİM ARASINDAKİ BÜYÜK FARK
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), 2022 yılında belirtilen tahmini 14 GW kapasiteden 2030 yılına kadar yılda yaklaşık 170 GW küresel elektrolizör üretim kapasitesine ihtiyaç duyulacağını tahmin ediyor. Bu ay yayınlanan bir raporda IEA, 2022’de üretilen hidrojenin yalnızca yüzde 0,7’sinin düşük karbonlu bir şekilde üretildiğine işaret ediyor. Günümüzde kullanılan hidrojenin çoğu, doğal gazdan ayrıştırılarak üretiliyor. ‘Mavi hidrojen’ olarak tanımlanan bu hidrojenin üretimi sırasında karbondioksit açığa çıkıyor.
Elektrolizör üreticileri yıllık toplam 14 GW kapasiteye sahip olduklarını açıklamış olsalar da, 2022’deki üretimlerinin yalnızca 1 GW civarında olacağı tahmin ediliyor.
Hidrojen, esas olarak rafinaj ve diğer bazı endüstriyel uygulamalarda kullanılan niş bir ürün. Ancak yakıldığında karbondioksit emisyonu üretmediği için diğer alanlarda fosil yakıtların yerini alabileceği düşünülüyor.